Günümüzde pek çok kişi diş tellerini tercih etmek istese de çevreden duyduğu doğru olmayan düşünceler onu fikrinden vazgeçmesine yol açmaktadır. Kimisi acıtacağını, kimisi doğru ve etkili bir yöntem olmadığını düşünürken kimisi rahat yemek yiyemeyeceğinden şikayeçi olmaktadır. Burada tek tek insanlar için önemli olan ve tedavi sürecine başlatmaktan alıkoyan sebeplere bakalım:
Diş telleri sadece ileri derece bozukluğa sahip çocuklarda kullanılan bir yöntem olarak görülmez. Her yaştan kişi gerekli görüldüğünde bu yöntemi tercih edebilmektedir.. Dişler sabit bir yapıda değildir bu yüzden tel ile hareket edebilirler ve bu durum yaşam boyu değişiklik göstermez. Kişinin yaşının kaç olduğu önemli değildir.Belirli bir yaşa gelindikten sonra uygulanan tedavinin işe yaramayacağını ifade etmek yanlıştır. Düzelme süreci diş yapısı ve bozukluk derecesinden oldukça etkilenmektedir. Bu yüzden onlu yaşlardaki kişinin ağız yapısını da yirmili yaşlardaki kişinin ağız yapısını da iyi incelemek gerekir. Küçük bir çocuk bazen bir yetişkine göre oldukça geç bir zaman zarfında istediği noktaya gelebilir. Kişinin yaşı kesin belirleyici bir faktör değildir.
Sürecin uzun olduğu inancı da kişiye göre değişmektedir. Diş tedavisinde ilk olarak muayene yapılarak gerekli tetkikler yapılmalıdır. Gerekliyse dolgu yapılmalı, çürüklerle çalışılmalı, dişler çekilmelidir. Eğer kontrollerinizi aksatmıyor randevulara gidiyor, temizliğinize özen gösteriyorsanız sürecinizi daha hızlandırabilirsiniz.
Burada dikkat çekilmesi gereken bir diğer durum ise sürekli diş çekilmeyeceğidir. Doktor gerekli gördüyse, düşmemiş süt dişleriniz var ise çekimi ortaya koyacaktır. Her doktor her süreçte birçok diş çekmez. Ayrıca ortodontik tedaviyi her doktor uygulayamaz, bu yüzden ortodonti uzmanı olmayan doktorların işlemi yapmaması gerekir. Uyguladığı kuvvet diş köklerine, minelerine zarar vermez.
Acıyacak algısı da korkulan ve sürecin başlamasını engelleyen bir faktördür. Kolaylaştırıcı aletlerle ağzın açılmasından sonra tel takma işlemi başlar ve acımaz. Alışması için biraz kendinize zaman vermelisiniz. Bu süreçte dudak dil koordinasyonunun sağlanması için de birkaç güne ihtiyaç vardır. Telaffuzda hafif değişiklikler geçici olarak görülebilir.
Artık katı besinlere son dedirtecek bakış açısına sahip olan kişiler de bulunuyor. Bu duruma açıklık getirmek gerekirse sadece ilk günler alışamama durumunuzdan ötürü bazı besin türlerini yerken zorlanabilirsiniz, bu yüzden daha yumuşak yapıda olan besin türlerini tercih edebilirsiniz. Zamanla alıştıkça istediğiniz besin türünü yiyebilirsiniz. Sadece yapışkan, leke bırakıcı besin türlerinin temizliğinin zorluğundan ötürü tüketilmesine sınırlılıklar getirebilirsiniz. Asitli içecekler sadece bu süreç için değil genel olarak diş sağlığı için tercih edilmemesi gereken besin türlerindendir. Eğer kullanmak istiyorsanız ne dozda olması gerekiyor, nasıl tüketmek gerekiyor, ne sıklıkla diş fırçalanması gerekiyor bilinmeli ve uygulanmalıdır. Ayrıca teller varken diş fırçalanmamalı düşüncesi de bu açıklamalara göre kesinlikle yanlış olarak kabul edilebilir.
Dişlerin sağlıklı olması için yapılan bu sürecin çürüklere yol açtığı inancı hatalıdır. Burada önemli olan gerekli özeni, temizliği sağlamaktır. Aralara giren besin artıkları önerilen aparatlarla düzgün temizlenmez ise orada kalarak çürümelere, ağız kokularına yol açabilir. Dikkatli, uzun süreli, özenli bakım tüm sorunların önüne geçecektir. Zamanla dişlerin düzeleceği algısı yanlıştır. Mutlaka uygun tedavi yöntemi gerekir. Süresi ise kişiden kişiye, diş yapısından diş yapısına farklılık göstereceği için belirgin olarak tanımlanamaz.
Herkesin lastik kullanma zorunluluğu yoktur. Sadece gerekli kişiler kullanır, belirli bir süre tercih edilebilir. Ortodontik tedavi 8 ay 2 yıl arasında olan bir süreçtir, kimin ne kadar ne süre kullanacağı doktor muayenesinde kararlaştırılır. Çocukların tedavisine 12 yaşından itibaren başlanması gerektiği düşüncesi hatalıdır. Çocuklarda biberon çürükleri 1 yaşından itibaren görülebiliyor bu sebeple kontroller erken dönemde başlanmalı ve çocuklar sürece hazırlanmalıdır. Çocuklarda süt dişlerinin yerine zaten yenisi gelecek düşüncesi sağlıklı değildir. Yemeklerinden sonra dişlerinin fırçalamasına, ağzını çalkalamasına özen gösterin. Dişçi kontrollerine sık sık götürülmesi gerekir. Çocuklar kendi takıp çıkarabildiği, hareket ettirebildiği telleri kolaylıkla kullanabilirler. Bunlar çeşitli renklerde, görünmeyen/arkadan takılan türde de olabilmektedir. Takıp çıkarılması açısından kullanılması, temizliği de oldukça kolaydır. Bu durum diş çürümelerinin önüne daha çok geçmektedir
Tellerin kopacağı düşüncesi üzerinde durursak; renklerin farklılaşması, metal-şeffaf olması sağlamlıkta etkili değildir. Her braketin kopma ihtimali olabilir ama burada önemli olan renk değildir. Tekrar dişlerin eski haline dönmesi söz konusu değildir. Doğru tedavi, süreç bittikten sonra plak kullanımı ve sabitleyicilerin kullanılması kalıcılığı sağlamada önemlidir. Porselen braketlerin çabucak kırılması ve dayanıksız olması bilgisi de doğru değildir. Burada önemli nokta o porselenin yapısı sağlam olup olmamasıdır. Doktorun diş yapınıza uygun size önerdiği seçenekleri değerlendirerek tercihinizi yapabilirsiniz. Her plak her hastaya uygun değildir, bunun uygun tedavisinin yapılması gerekmektedir. Şeffaf plakların hangi hastaya ne şekilde uygulanabileceği sınırlıdır. Doktor muayenesi ile belli olur.Hem metal diş telleri hem de şeffaf diş teli uzman doktor tarafından uygulanmalıdır. Bu malzemelerin yerlerine doğru açılarda ve aralıklarda yerleştirilmesi oldukça büyük önem taşır. Şeffaflar gerektiğinde çıkarılabilir özellikte olduğu için, hastaların kullanımını da kolaylaştırmaktadır, tercih etme oranı git gide artmaktadır. Burada şeffaf plaklar ile diğer şeffaf estetik braketler arasındaki farklara da dikkat etmek gerekir. Şeffaf diş teli tedavisinde braketler ve teller kullanılır. Şeffaf apareyler ise görünmeyen tel kullanılmayan tedavi olarak bilinir. Dişlerin kalıbı alınarak yapılan şeffaf düzeltici plaklar kullanılır. Burada da metal teller gibi aynı koruma kurallarına dikkat etmek gerekir. Yapışkanlı, lekeli besin türlerinden uzak durmak daha sağlıklı olacaktır. Çok fazla diş macunu kullanmak dişleri daha beyaz yapmaz, bu durum hakkında net bir bilgi yoktur. Diş taşlarının alınması tedavide önemli bir noktadır. Bu yüzden temizlemelerin özenli olması da gereklidir.
Diş tellerini takma sürecinin acı verici olduğu ve uzun sürdüğü bilgisi yanlıştır. Gerekli aparatlar kullanılarak teller belirli sıra çerçevesinde takılır, bu işlem 20 dakika civarı sürer, saatlerimizi almaz. Daha sonra kontroller yapılarak tellerin sıkılması sırasında da acı hissetmezsiniz. Tedavi süresi bittiğinde de çıkartma işleminin yapılması gerekmektedir. Bu aşamada özel aparatlar kullanılır, üzerindeki yapıştırıcıların temizlenmesi sağlanır. Temizleme ve çıkartma işleminde acı hissetmezsiniz. Sadece temizliğin önemini belirttiğimiz gibi eğer ağız bakımı dikkatli yapılmazsa aralarda diş taşları, besin artıkları kalır bunların temizlenmesi zorluk çıkartabilir. Bu durumdaki sıkıntının sadece sizin verdiğiniz bakım ile ilgili olduğunu da belirtelim.
Özellikle gençlerde görüntünün kötü durduğu düşüncesi yaygındır ve bu yüzden diş teli tercih etmekten kaçarlar. Bu durumda düşünülmesi gereken şey; en doğal yöntemlerden biri olduğu ve yapı düzelmesinin her alana etki ettiğidir. Sadece güzellik amaçlı değil tüm beden sağlığının ana kaynaklarından biri ağız sağlığından geçer. Bakterilerin, mikropların azaltılmasında, hastalıkların giderilmesinde önemli yer tutar. Ağız, sindirim sisteminin önemli parçasıdır. Oluşan tüm rahatsızlıklar sindirim sistemini de etkilemektedir. Hayati olarak doğrudan etki etmediği düşünüldüğü için fazla önemsenmemekle beraber düşünüldüğünde ciddi sağlık sorunlarını da beraberinde getirecektir. İltihaplar, mikroplar vücudun diğer sistemlerine etki edebilir, enfeksiyonları oluşturabilir.
Eğer siz de tedavi sürecine başlamakta kararsızlıklar yaşıyorsanız yazımızı okuyup bir kez daha tüm aşamaları düşünüp vakit kaybetmeden kararınızı vermenizi tavsiye ederiz.
18 yaş altında devlet hastanesinde diş teli tedavisi olmak istediğinizde eğer SGK’lı iseniz ücretsiz tedavi olabilirsiniz. Yalnız hastane tedavide kullanılacak diş teli malzemelerini sizin satın alman
Ağız ve diş sağlığı bireylerin içinde bulunduğu süreçte önem kazanmış ve kazanmaya devam eden bir etmendir. Hem kendi hem de çevresinde rahat hareket edebilen, rahatlıkla gülümseyen bireylerin varlığı
Diş teli tedavi süreçlerinde braketler önemli bir yere sahiptir. Pek çok birey hangi diş telini kullanmalıyım? sorusunu değerlendirerek sürecini şekillendirmektedir. Hangi braketi seçmeliyim sorusunu
Diş teli takma işlemi tamamen ağrısız ve acısız toplamda yaklaşık 15-20 dakika süren basit bir işlemdir.
Tedavi sırasında belli periyotlarda yaptığımız sıkma işlemleri ortalama 1 ile 3 gün arasında azalarak kaybolmaktadır. İşlem sırasında sıkma kuvvetine göre bazı zamanlar bir kaç dakika içerisinde tamamen geçer.
Diş teli tedavisi kişinin ihtiyacına göre tek çene ve çift çene olarak ikiye ayrılır. Tek çene tedavilerde dişlerdeki bozukluk durumuna göre ortalama 6-8 ay, çift çene tedavilerde ortalama 12-18 ay sürebilmektedir. İstenilen estetik sonuca ulaşıldığında tedavi sonlandırılır.
Diş teli tedavisinde diş temizliği için uygun olan ortodontik fırçalarla birlikte dişlerin düzenli olarak fırçalanması, plak oluşumundan kaçınılması son derece önemlidir. Ağız hijyeni hem kişinin sağlığı hem de tel tedavisinde önemli bir etkendir.
Şeffaf braketlerde kullanılan malzeme önemlidir. Bazı şeffaf braketler sert plastik gibi malzemelerden oluştuğu için tedavi süresini uzatabilme durumu var. Ancak kliniğimizde porselen braketler kullanılmaktadır.
Şeffaf braketlerin sararması durumu tamamen kişisel bakımla ilgilidir. Kliniğimizde 3 haftalık aralıklarla muayene çağırdığımız hastalar arasında sanki yeni takılmış gibi bakımına özen gösteren hastalar mevcut.
Diş telleri zaman zaman yanak ve dudakların iç kısımlarında tahrişler yapabilir. Bu durumda tahrişe sebep olan bölgeyi kurulayarak bal mumu yapıştırdığınızda hissedilen acı seviyesini en aza indirebilirsiniz.
Tel çıkartma işlemi herhangi bir şekilde uyuşturma işlemine ihtiyaç duymadan yapılan yaklaşık 30 dakika süren basit bir işlemdir
Tel tedavisi bittikten sonra pekiştirme tedavisi başlamaktadır. Pekiştirme tedavisi dişlerin yeni konumuna adapte olabilmesi için dişlerin iç kısmına koruyucu tellerin takılması ve hastaya pekiştirme plaklarının verilmesidir. Pekiştirme plaklarının tavsiye edildiği şekilde takılmadığı durumlarda ve periyodik kontrollere gelinmediği durumlarda dişler tekrar bozulabilir. Bu noktada hastanın tedavi bittiğinde de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi önemlidir. Aksi takdirde dişlerin tekrar bozulması kaçınılmaz olur.