Gelişen teknolojinin etkisiyle üretilen araçların diş sağlığı alanında kullanımı büyük imkanların elde edilmesine katkı sağlamıştır. Kişiler kendi öz bakım düzeyinin hayatlarındaki önemini kavradığında çeşitli tedavi arayışlarına girmektedirler. Burada anlatılan implant tedavisi oldukça doğal görüntüsü ve kullanışlılığıyla en tercih edilenler arasındadır. Ön dişler için porselen dişlerin kullanılması diğer dişlerle aynı yapıda görünmesine katkı sağlayacaktır.
İmplant, yeterli sayıda olmayan dişlerin tedavisinde kullanılır. Çene kemiğinin içine yerleştirilen titanyum denen maddelerden yapılan vidalara denir. Bu vidaların üzerine diş protezi yerleştirilir. Bazı dişlerde de zirkonyum denilen madde de kullanılabilir, burada yapı ve uygunluk söz konusudur. İmplant tedavisinin diğer tedavilere nazaran pek çok avantajı da bulunur, yanındaki komşu dişlere zarar vermez ve onları etkilemez. Kendi yerinde bulunan diş ile ilgidir. Yani yanındaki diğer dişlerin kesilmesi, yapısının bozulması, aşınması söz konusu değildir. İmplant diş kök görevi görür ve kendi dişiniz gibi rahat bir şekilde yemek yiyebilir, konuşabilir ve gülebilirsiniz. Kök görevinde olması sağlamlığın yüksek olduğunun da göstergesidir.
İmplant tedavisi her yaştan bireye uygun değildir. 18 yaşını doldurmak ilk koşuldur. Bunun nedeni çene ve yüz gelişimini tamamlamış bireylere göre bir yöntem olmasından ötürüdür. Tabi bu tek koşul değildir. Sürece başlamadan önce bazı koşullara da dikkat edilmelidir. Örnek verilirse işlem yapıcak ağızın bu tedaviye uygun olup olmadığını belirtmek için röntgen çekilmelidir. Bazı hastalığa sahip kişiler için de ayrı tedavi uygulanır; şeker hastaları, kan sulandırıcı kullan kişiler ve kemik erimesi bu hastalıklar arasındadır. Tedaviden önce şekerin düzene girmiş olması beklenir. Kan sulandırıcı ikaç kullananlar sürece başlamadan ilaçlarını kesmelidirler. Kemik erimesi olan bireyler de kendilerine uygun tedaviye başladıktan sonra implant tedavisi görebilirler. Her bireyin kendine özgü özellikleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmalı, uygun olup olmadığına iyi karar verilmelidir. Aksi takdirde tedavi yarar doğrultusunda ilerleyemez. Bazı durumlarda hastanın dişinin hemen çekilmesi gerekir, çekim sonrası muayene edilir ve implant tedavisi yapılabilir. Herkes uzun bir süre tedavi için beklemek zorunda değildir. Diş çok önceden çekilmiş, uzun süredir boşluk var ise erime durumu olup olmadığına bakılır. Kemik kalınlığının uygunluğu tespit edilir. Dokulara bakılır. Uygun kemik dokusu oluşturulunca tedaviye başlanır. Hamilelik sürecinde hormonal değişiklikler meydana gelir, dokular hassaslaşabilir. Diş eti hastalıkları veya kayıpları da gözlemlenebilir. Süreç içinde hafif anestezinin kullanımı da söz konusudur. Bu durumlar göz önüne alınırsa sürecin hamilelik döneminden sonra başlaması önem arz eder.
İmplant tedavisi hastaya hafif bi diş işlemlerinde kullanılan anestezi verilerek yapılır. İşlemden önce ayrıntılı bir muayene yapılmalı ve röntgen çekilmesi gerekir. Sadece röntgen yapılması yeterli değildir. Dokuların görülmesi adına tomografi de çektirilebilir. Daha sonra çene kemiğinin ve diğer dişlerin ölçüleri kaydedilir.Çene kemiğinin yapısı tam olarak uygun değilse kemik tozları kullanılarak güçlendirme yapılır. İmplantların yerlerine yerleştirilebilmesi için iki seçenek bulunmaktadır. Tek bir aşamadan oluşan işlemde önce diş yerine oturtulduktan sonra gecici olarak bir başlık takılır. İki aşamalı işlemde ise implant takıldıktan sonra üzeri diş eti ile kapatılır ve iyileşmeye bırakılır. Hasta bu işlemler karşısında kaygı duymamalıdır. Rahatlıkla fonksiyonlarını yerine getirebilir; yemek yiyebilir, gülümseyebilir. Hem psikolojik hem fizyolojik yapının sağlığı açısından kullanışlı ve amaca ulaştıran tedavilerdendir. Tedavi sürecinin her adımına uygun davranan kişiler nihai amacına ulaşacaktır. Tabi süreç içinde dikkat etmesi gereken noktalar bulunmaktadır:
Sigara içilmemesi önemli faktörlerdendir. Diş lekelerine sebep olur, yapısını etkiler. Uygulama günü su, meyve suyu, süt, çok sıcak olmayan çay kahve ve et suları tüketilebilir. Uygulanmadan sonra yemek yiyebilirsiniz ancak aşırı sıcak ve soğuk besinlerin tüketilmesi yapılara zarar verebilir. Daha yumuşak ve zedeleyici etkisi olmayan besin türlerini tercih edebilirsiniz. Çorbalar, meyve suları, yoğurt, süzme peynir, püreler, şekersiz meyve ve sebze suları gibi besinler örnek olarak gösterilebilir. Çok küçük, diş aralarına kaçacak kinoa, pirinç gibi gıdalardan bi süre uzak durmanızda fayda vardır. Sürecin bitmesinden bir iki hafta sonra ise makarna, yumuşak ekmek, omlet, balık, yumuşak meyveler, çorbalarla vitami Ağız yapımıza yapılan yeni işlemler sebebiyle bazı morarmalar şişmeler bir iki gün gözlemlenebilir ve bu doğaldır. Uzun süreli ve çok ağrılı günlerin olması ise dikkat edilmesi gereken bir husustur. Doktorunuza danışmak gerekir. Ağrılar sebebiyle hafif ilaçlar verilir ve bu durum tolere edilir. Gereğinden fazla ya da eksik dozda ilaçlar almak iyileşme sürecini aksatır hatta tersine çevirir. Ağzın temiz tutulması önemli bir faktördür. Ancak hemen diş fırçasını sürmemeye özen gösterin, aşındırmaktan kaçının. Yavaş hareketlerle temizliğe özen gösterin. Ağız gargaraları da temizlik aşamasında etkili sonuçlar verir. Gargaranın çok sıcak ya da soğuk olmasına dikkat etmek gerekir. Bazı hastalar ağız kokusu yapabileceği endişesi ile tedaviden kaçmaktadır. Bu durum doğru değildir. Koku yapması için orada uygun olmayan bir işlemin yapılması gerekir, sürecin gözden geçirilmesi gerekir.Ağız temizliğine dikkat etmek gerekir, implantlar kolay temizlenen, fazla zaman almayan yapılardır. Diş eti ile implant arasında bir uyumsuzluk var mı, asitli içeceklerin kullanımına da kısıtlama getirmek gerekir, dokturunuzun önerdiği dozda içecek kullanımı yapın. İmplant ömrünün daha uzun olması için bu noktalara dikkat etmek gerekir. Uygun tedavi sürecini planlama, yerleşim biçimi, uygun implant seçimi, hastanın alkol ve sigara kullanmaması, doktorun bu alandaki deneyimleri başarılı bir süreç olmasına katkı sağlayacaktır. Bu konuda uzman bir kişi ortodontist ile görüşülmelidir, herkes implant tedavisini uygulayamaz.
Ameliyatın zorluğu ve uygulanan implant sayısı ağrıların oluşmasında ve bazı sorunların açığa çıkmasında etken olabilir. Bu işlem özel bir eğitim ve uzmanlık gerektirir. Eğer yanlış bir uygulama olursa şu belirtiler ortaya çıkabilir; kanamalar, şişlikler, ağrı, dişetinde morarmalar, doku zedelenmeleri, sinir hasarlarına bağlı geçici doku hissizliği, uygulanan dişin yanındaki dişlerin hasar görebilmesi, kemik zedelenmeleri, uygun yerleşim yapılamayınca kayma görülmesi, diş çevresinde enfeksiyon gelişmesi ve sonunda implant kaybı. Dişin çürümesi gibi bir durum söz konusu değildir. Cerrahi müdahale ile çene kemiğine 3 ayda kaynaşma gösterir. Kırılması çok güçtür. Titanyum denilen maddeden oluşması da vücudun reddetmesini önler. Çok nadir bağışıklık sistemi ile ilgili problemlerde veya yoğun sigara kullanımında görülebilir. Titanyum alerjik reaksiyona veya enfeksyonlara yol açan bir madde değildir. Çok az kişide bu maddeni alerjik etkileri görülmüştür, çünkü kemiğe kemik yapısına en uygun maddedir. Her eksik diş için tek tek implant yapılması gerekmez. Örneğin hastanın bir dişe ihtiyacı var ise bir uygulama yapılır, fakat 3 diş eksiği varsa iki implant yapılması yeterlidir. Bu faktörleri oluşturan durum muayenede eksiklik, kişinin gerekli tedbirleri almaması ve doktorun yanlış tedavi planı oluşturması olarak ifade edilebilir.
Tedavi masrafları üzerinde düşünüldüğünde kendi dişinizin tekrar oluşması söz konusu olduğundan tolere edilebilmektedir. Normal porselen dişlere bakıldığında ileriki dönemlerde bazı sorunlar oluşturabilme durumu olabilir ancak gerekli özen gösterildiğinde implant uygulamasında sorunlar çıkmaz, uzun ömürlüdür.
Diş teli takma işlemi tamamen ağrısız ve acısız toplamda yaklaşık 15-20 dakika süren basit bir işlemdir.
Tedavi sırasında belli periyotlarda yaptığımız sıkma işlemleri ortalama 1 ile 3 gün arasında azalarak kaybolmaktadır. İşlem sırasında sıkma kuvvetine göre bazı zamanlar bir kaç dakika içerisinde tamamen geçer.
Diş teli tedavisi kişinin ihtiyacına göre tek çene ve çift çene olarak ikiye ayrılır. Tek çene tedavilerde dişlerdeki bozukluk durumuna göre ortalama 6-8 ay, çift çene tedavilerde ortalama 12-18 ay sürebilmektedir. İstenilen estetik sonuca ulaşıldığında tedavi sonlandırılır.
Diş teli tedavisinde diş temizliği için uygun olan ortodontik fırçalarla birlikte dişlerin düzenli olarak fırçalanması, plak oluşumundan kaçınılması son derece önemlidir. Ağız hijyeni hem kişinin sağlığı hem de tel tedavisinde önemli bir etkendir.
Şeffaf braketlerde kullanılan malzeme önemlidir. Bazı şeffaf braketler sert plastik gibi malzemelerden oluştuğu için tedavi süresini uzatabilme durumu var. Ancak kliniğimizde porselen braketler kullanılmaktadır.
Şeffaf braketlerin sararması durumu tamamen kişisel bakımla ilgilidir. Kliniğimizde 3 haftalık aralıklarla muayene çağırdığımız hastalar arasında sanki yeni takılmış gibi bakımına özen gösteren hastalar mevcut.
Diş telleri zaman zaman yanak ve dudakların iç kısımlarında tahrişler yapabilir. Bu durumda tahrişe sebep olan bölgeyi kurulayarak bal mumu yapıştırdığınızda hissedilen acı seviyesini en aza indirebilirsiniz.
Tel çıkartma işlemi herhangi bir şekilde uyuşturma işlemine ihtiyaç duymadan yapılan yaklaşık 30 dakika süren basit bir işlemdir
Tel tedavisi bittikten sonra pekiştirme tedavisi başlamaktadır. Pekiştirme tedavisi dişlerin yeni konumuna adapte olabilmesi için dişlerin iç kısmına koruyucu tellerin takılması ve hastaya pekiştirme plaklarının verilmesidir. Pekiştirme plaklarının tavsiye edildiği şekilde takılmadığı durumlarda ve periyodik kontrollere gelinmediği durumlarda dişler tekrar bozulabilir. Bu noktada hastanın tedavi bittiğinde de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi önemlidir. Aksi takdirde dişlerin tekrar bozulması kaçınılmaz olur.